Zemzem Suyu Hakkında Bilinmeyenler


Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) raporlarına göre dünyanın en sağlıklı sularından olan zemzem suyunun esrarı, günümüz teknolojisindeki tüm araştırmalara rağmen çözülemiyor.

Kaynağı bulunamayan suyun denizden 80 kilometre uzakta olmasına ve çevresinde başka hiçbir kuyu olmamasına rağmen yıllardır kurumaması, araştırmacıları şaşkına çeviriyor. 

Sadece 1.5 metre derinliğindeki kuyudan hac mevsiminde milyonlarca hacı tüm su ihtiyacını karşılarken, su seviyesinde de hiçbir azalma olmuyor. 

Açlığı gidermek için içenin açlığını, susuzluğunu gidermek için içenin de susuzluğunu gideren suyun esrarı bilim adamları tarafından inceleniyor. 

Avrupa'da laboratuarlarda yapılan araştırmalarda, zemzem suyunun çok az kükürt içerdiği tespit edildi.
Amerika'da yapılan test sonuçlarına göre ise zemzem, içinde mikroorganizma ve bakteri bulunmayan tek su olma özelliği taşıyor. 

WHO tarafından da zemzem, dünyanın en içilebilir ve sağlıklı sularından biri olarak açıkladı.
Fakat diğer sulara göre çok daha besleyici ve mineral barındıran suyun kaynağı ise halen araştırma konusu. 

İŞTE ZEMZEM'İN BİLİM DÜNYASINI ŞAŞKINA ÇEVİREN ÖZELLİKLERİ 


·         Zemzem Cennet pınarlarındandır.
·         Cenab-ı Hakkın İbrahim (a.s.)´a ikram ettiği bir nimettir.
·         Harem-i Şerif´deki Ayat-ı Beyyinat´dandır
·         Hacıların muşahede ettikleri en büyük nimet ve menfaatlerdendir
·         Yeryüzündeki en hayırlı sudur
·         Cibril-i Emin vasıtasıyla zuhur etmiştir
·         Yeryüzünde en mukaddes topraktan kaynayan sudur.
·         Peygamber Efendimiz (s.a.v.)´in kalb-i şerifinin defalarca yıkandığı sudur.
·         Resulullah Efendimizin mübarek tükürüğü ile bereketlenen sudur
·         Açları doyuran sudur.
·         Dünya devam ettiği müddetçe bu vasfı devam edecektir
·         Her derde devadır
·         Hususiyle humma (sıtma)'ya şifadır
·         Baş ağrısını giderir
·         Gözün görmesini ziyadeleştirir
·         Ne niyetle içilirse ona devadır.
·         Ona bakmak ibadettir.
·         Ondan içmek günahlara keffarettir.
·         Kaburgalarını gerdirinceye kadar içmek iman alameti ve nifaktan kurtulmaktır
·         Misafirlere ikram edilecek en güzel hediyedir.
·         Mekke'yi Mükerreme´den diğer beldelere taşınması sünnettir.
·         Ebrar´ın içeceğidir.
·         İçilmesi sünnettir.
·         Onunla abdest almak sünnettir.

Facebook Twitthis Furl

Hafta neden 7 gündür?

Hafta hakkında kesin olarak bilmediğimiz çok şey var. Örneğin haftanın yedi günden oluşmasının kökeni konusunda rivayet muhtelif. Çeşitli dillerde günlerin isimlerinin anlamı ve neye göre dizildikleri konusu da tartışmalı. Daha pek çok soru var: Haftanın ilk günü hangisidir? Haftalar nasıl sıralanır? Tarihte başka uzunlukta haftalar kullanıldı mı?

L. E. Doggett


Haftanın yedi gün olmasının kökeni

Hıristiyan, Musevi, İslam takvimlerinde hatta İran ve Çin takvimlerinde bir haftanın yedi günden oluşuyor olmasına rağmen neden böyle olduğuna dair kesin bir bilgimiz yoktur. Haftanın geçmişi ile ilgili, otoritelerin her birinin tartışılmaz gerçeklermiş gibi sundukları faklı kurgular vardır. Gerçekte ise haftanın neden yedi gün olduğuna dair sahip olduğumuz en kesin bilgi, kesin bir bilgimizin olmadığıdır.

Bu konudaki en yaygın açıklama, 7 günden oluşan haftanın, Roma İmparatorluğu'nda imparatorluk takviminde kullanıldığı ve tarihsel sebeplerle Hıristiyan kilisesi tarafından benimsenip geliştirildiğidir. İngiltere Krallığı bu sistemi kullanmış ve dünya geneline yayılmasını sağlamıştır.

İncil'in ilk sayfasında, Tanrı'nın dünyayı altı günde yarattığı ve yedinci günde dinlendiği yazılıdır. Bu yedinci gün, Pazartesi, Yahudi inancında Sabbath'dır.

Bazı kaynaklarda ise yedi günlük haftanın doğum yeri olarak anılan yerlerden bazıları Babil ve İran'dır. Hafta, Hıristiyanlık'tan önce de Roma İmparatorluğu'nda biliniyordu.

Haftanın yedi günden oluşmasının sebebi olarak geometrik bir açıklama vardır. Yedi adet teneke kutuyu, bir tanesi ortaya gelecek biçimde bir lastik bantla birbirine bağlarsanız bir düzgün altıgen elde edersiniz. Üçten fazla herhangi başka bir sayıda dairesel cisimler için bu biçimde elde edilen şekil sabit olmayacaktır. Antik çağlardaki çadır kütükleri, yakılacak odun öbekleri ya da başka dairesel nesneler zamanla yedi sayının gizemli bir hal almasını sağlamış olabilir.

Haftanın yedi gün olmasına ilişkin bir başka tutarlı açıklama ise antik çağlarda bilinen yedi "gezegen"dir: Güneş, Ay, Mars, Merkür, Jüpiter, Venüs ve Satürn. Ancak, yedi günlük periyot, ay veya güneş döngüsüyle eşleşiyor görünmemektedir. Bir güneş yılı, beş günlük haftalara daha uygun bir biçimde bölünebilirdi. Beş ya da altı günlük hafta uzunluklarından oluşan bir sistem, 6x5=30 olduğu için, 29,53 gün uzunluğundaki bir sinodik aya (ay ayına) şimdiki sistemden daha uygun olabilirdi. Bir ay devresinin uzunluğunun (29,53/4= 7,3825) yaklaşık değeri olduğu için hafta yedi günden oluşuyor olabilir.

Günlerin isimlerinin anlamı
Ayların isimleri pek çok dilde benzerlik gösterirken, gün isimleri değişik dillerde birbirinden oldukça farklıdır. Yahudiler, Sabbath dışındaki günleri sadece numaralandırırlar.

Portekizce ve Rusça'da gün isimleri
Türkçe              Portekizce               Rusça                 Rusça günlerin anlamı
Pazartesi            segunda-feira          ponedelnik          After "do-nothing"
Salı                     terça-feira              vtornik                İkinci
Çarşamba           quarta-feira            sreda                  Ortadaki
Perşembe            quinta-feira            chetverg             Dördüncü
Cuma                  sexta-feira             pyatnitsa             Beşinci
Cumartesi           sabado                  subbota               Sabbath
Pazar                  domingo                voskresenye        Diriliş

Pek çok Latin kökenli dilde günlerin isimleri antik dönemde bilinen yedi "gezegen" ile çakışır.


Fransızca ve İngilizce günler
İngilizce           Fransızca         "Gezegen"
Monday          lundi                 Ay- Moon
Tuesday          mardi               Mars
Wednesday    mercredi           Merkür
Thursday        jeudi                 Jüpiter
Friday            vendredi            Venüs
Saturday        samedi              Satürn
Sunday          dimanche          Güneş -Sun


Fransızca'da dizgi Pazar gününde kırılıyor, ancak Latince'de Pazar dies solis (Güneş Günü) olarak adlandırılır. Pek çok Asya dilinde de (örneğin Hintçe, Japonca ve Korece) günlerin isimleriyle gezegenlerin isimleri benzerlik gösterir.

İngilizce'de bugün hâlâ Cumartesi, Pazar ve Pazartesi (Saturday, Sunday ve Monday) günleri isimlerini gezegenlerden alır. Geriye kalan dört gün ise isimlerini, adları gezegenlere verilen Roma tanrıları yerine Anglo-Sakson veya Kuzey Avrupalı tanrılardan almıştır. Tuesday, Wednesday, Thursday ve Friday isimlerini sırasıyla, Tiw, Wodan, Thor, Freya'dan almıştır.

Gezegenlerin isimleri günlere verilirken şu sıra izlenmiştir: Ay, Mars, Merkür, Jüpiter, Venüs, Satürn, Güneş. Peki, bu sıranın önemi nedir? Bu konuya ilişkin teorilerden biri şöyledir: Gezegenler dünyadan yaklaşık uzaklıklarına ya da dünya etrafında dönme periyotlarına göre sıralanırsa diziliş, Ay, Merkür, Venüs, Güneş, Mars, Jüpiter, Satürn biçiminde olacaktır. Bu dizilişte sondan başa gezegenler günün saatlerine denk gelecek biçimde yazıldığında
1=Satürn, 2=Jüpiter, 3=Mars, 4=Güneş, 5=Venüs, 6=Merkür, 7=Ay, 8=Satürn, 9=Jüpiter, ..., 23=Jüpiter, 24=Mars
elde edilir. Yeni Gün, bir öncekinin bittiği yerden başlar ve
1=Güneş, 2=Venüs, ..., 23=Venüs, 24=Merkür
ve bir sonraki gün de
1=Ay, 2=Satürn, ...
biçiminde sıralanacaktır. (...)
Bilim ve Gelecek

Facebook Twitthis Furl

Cam Tavan Sendromu


”Bir Şeyin imkânsız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkânsız olduğunu size ispatlamak üzere çalışmaya başlar. Ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda, aklınız yapmak üzere çözümler bulma konusunda size yardım etmek için çalışmaya başlar”


Dr. David J. Schwartz

Bilim adamları pirelerin farklı yükseklikte zıplayabildiklerini görürler. Birkaçını toplayıp 30 cm üksekliğindeki bir cam fanusun içine koyarlar. Metal zemin ısıtılır. Sıcaktan rahatsız olan pireler zıplayarak kaçmaya çalışırlar ama başlarını tavandaki cama çarparak düşerler. Zemin de sıcak olduğu için tekrar zıplarlar, tekrar başlarını cama vururlar. Pireler camın ne olduğunu bilmediklerinden, kendilerini neyin engellediğini anlamakta zorluk çekerler. Defalarca kafalarını cama vuran pireler sonunda o zeminde 30 santimden fazla zıplamamayı öğrenirler. Artık hepsinin 30 cm zıpladığı görülünce deneyin ikinci aşamasına geçilir ve tavandaki cam kaldırılır. Zemin tekrar ısıtılır. Tüm pireler eşit yükseklikte, 30 cm zıplarlar! Üzerlerinde cam engeli yoktur, daha yükseğe zıplama imkânları vardır ama buna hiç cesaret edemezler. Kafalarını cama vura vura öğrendikleri bu sınırlayıcı ‘hayat dersi’ne sadık halde yaşarlar. Pirelerin isterlerse kaçma imkânları vardır ama kaçamazlar. Çünkü engel artık zihinlerindedir. Onları sınırlayan dış engel kalkmıştır ama kafalarındaki iç engel varlığını sürdürmektedir. Bu deney canlıların neyi başaramayacaklarını nasıl öğrendiklerini göstermektedir. Bu pirelerin yaşadıklarına ‘cam tavan sendromu’ denir. Bir insanın gelebileceğine inandığı en üst nokta, onun cam tavanıdır. Cam tavanınız hayallerinizin tavan yüksekliğini gösterir. İnsan inandığına denktir. Yapabileceğini düşündüğü kadardır…

Facebook Twitthis Furl

Bütün gezegenler Güneş’in etrafında aynı yönde dönerken Venüs neden ters yönde dönüyor?

Güneş sisteminin oluşumu sırasında sahip oldukları açısal momentum (bir cismin hızının kütlesiyle çarpımı sonucu elde edilen değer) nedeniyle, bütün gezegenlerin aynı yönde dönmeleri beklenir. Ancak, Venüs ve Uranüs, öteki gezegenlere göre ters yöne doğru dönerler. Bu, başlıca iki nedene bağlanıyor. Bu gezegenler, geçmişte büyük çarpışmalar geçirmiş olabilirler. Ayrıca, gezegenlerin üzerindeki gel-git etkisinin de dönmeyi yavaşlatabileceği, hatta tersine çevirebileceği biliniyor. Bu durum, Güneş’e yakın olan Merkür ve Venüs’de gözleniyor. Venüs, bir dönüşünü yaklaşık 243 günde tamamlıyor.

Dünya üzerinden yapılan gözlemlerde ilginç gelen konu dönüş süresidir. Venüs yılı yaklaşık 225 Dünya günüdür; ama yapılan gözlemler sonucu kesin bir dönüş süresi belirlenememiştir. Aslında genel kanı dönüşün tıpkı Merkür için de geçerli olduğu zannedilen tutuluyor olabileceği yönündeydi. İlk doğru bilgi 1956’da spektroskobik çalışmalar sonucunda alındı; dönme süresi çok uzun olmalıydı. Bugün dönme süresinin 243 Dünya gününden biraz fazla olduğunu biliyoruz. Bu da teknik olarak Venüs gününün, Venüs yılından uzun olduğu anlamına geliyordu. İşleri daha da karıştıran bir şey de Dünya ya da Mars’a göre ters yönde yani doğudan batıya doğru dönüyor olmasıdır. Gezegenin üzerinde Güneş’e bakacak olsaydınız, batıdan doğduğunu ve 118 Dünya günü sonra doğudan battığını görecektiniz.

Venüs’ün bu alışılmadık davranışının nedenini hiç kimse bilmiyor. İlk zamanlarında, büyük bir gök cisminin çarpışıyla ters döndüğü gibi iddialar inandırıcılıktan çok uzak ama akla başka bir olasılık da gelmiyor. Üstelik bugün, üst kısımdaki bulutların dönme sürelerinin sadece dört gün olduğunu biliyoruz. Bu durumda genel tablo daha da karmaşıklaşıyor. Dört günlük süreyi ilk olarak 1960’lı yılların başında Fransız gök bilimciler yaptıkları bulanık gölgelikler çalışmaları sonucunda ileri sürmüşlerdi.


Şu ana kadar Venüs’ün yüzde doksanının haritası çıkarıldı. Sonuç oldukça büyüleyici. Venüs volkanik bir dünya; volkanik faaliyetlerin bugün de sürdüğüne inanmamız için bütün koşullar mevcut. Yüzeyin büyük bir bölümünü inişli yokuşlu çok geniş bir ova kaplıyor. Ayrıca iki ana dağlık bölge var: Kuzey yarım kürede Ishtar Terra, güney yarım kürede Aphrodite Terra. Ishtar büyüklük açısından Kuzey Amerika kadar; Aphrodite ise çok daha büyük. Çeşitli dağlar var; bunların en büyüğü olan Maxwell Dağları Ishtar’ın kenarında ve komşularına göre yüksekliği 8 km kadar. Ayrıca vadiler, kraterler ve örümcek ağlarını andırdıkları için araknoid olarak adlandırılan bazı yüzey şekilleri var. Dairesel volkanik yapılar olan araknoidlerin etrafı çeşitli karmaşık yüzey şekilleriyle çevrili.


Venüs’te saptanabilir bir manyetik alan yoktur. Yani ağır ve demir açısından zengin çekirdeği Dünya’nınkinden hem göreli hem de gerçek anlamda daha küçüktür. Çekirdeğin üzerinde manto, onun üzerinde de yerkabuğu bulunur. Dünya’nın yerkabuğu manto üzerinde hareket etmektedir; zaten bunun için yanardağlar sonsuza kadar faal durumda kalamazlar. Bir volkan, mantodaki sabit bir sıcak nokta üzerinde oluşur; daha sonra yerkabuğunun kaymasıyla volkan yer değiştirir ve patlaması kesilir. Sözgelimi Hawaii adalarının oluşumu böyle gerçekleşmiştir. Yerkabuğu aslında karşılıklı hareket eden, birbirinden bağımsız levhalardan oluşmaktadır. Venüs’te ise böyle oluyor gibi görünüyor; yani orada bir volkan oluştuğunda, sıcak nokta üzerinde çok uzun bir süre kalabilir ve anormal boyutlara ulaşabilir.


Venüs’ün bir gün astronotlar tarafından ziyaret edilip edilmeyeceği belli değil; ama yakın gelecekte böyle bir şey kesinlikle imkansız. Atmosferindeki karbon dioksit moleküllerini parçalayıp oksijeni serbest bırakarak, gezegeni dünyalaştırma gibi öneriler var. Ama bu tür bir çalışma mevcut teknolojimizin o kadar ötesinde ki, bu konu üzerinde tartışmanın hiçbir anlamı yok. Bizim için Venüs, belli bir mesafeden izlememiz gereken bir gezgen. Peki teleskop kullanan gökbilimcinin yapabileceği şeyler nelerdir?

Şunların kayıtlarını tutabilir: Evreler (ama gözlem ve kuramın her zaman çakışmadığını aklından çıkarmadan),görülebilen herhangi bir gölge, ara çizgideki herhangi bir aykırılık, Ashen Işığı’nın herhangi bir belirtisi. Filtreler genellikle çok yararlı olur. Ashen Işığı sadece, hilal evresindeki Venüs karanlık zemin üzerindeyken görülebilir. Ama diğer gözlemlerin çoğunda en iyi sonuç günışığnda alınır ki, bu da guruba bakmaya uygun bir zaman kullanmanız gerektiği anlamına gelir.


Kaynak:Tübitak

VENÜS (Venus)

Güneşe uzaklığı: 107.3 107.5 107.8 Mio km
Yörüngesel dışmerkezlilik: 0.007
Yörüngesel eğiklik: 3.4 0
Eksensel eğiklik: 178 0
Çap: 12.104 km
Kurtulma hızı: 10.3 km/sn
Kütle: 0.815 (Yer = 1)
Hacim: 0.86 (Yer = 1)
Yoğunluk: 5.25 (su =1)
En yüksek kadir: 4.4
Dolanım süresi: 224.7 gün
Eksensel dönme: 243.16 gün
Kavuşum dönemi: 584 gün
Uyduları: Yok

Facebook Twitthis Furl